Ekonomi

Sallanan bölgede tarım ve hayvancılıkta acilen yapılması gerekenler

Bununla ilgili bir yazı kaleme alan ziraat yazarı Ali Ekber Yıldırım, ‘Deprem bölgesinde tarım ve kırsal alanlar için neler yapılmalı’ başlıklı bir yazı kaleme aldı ve acil önlem alınması istendi.

Ekonomim.com’dan Ali Ekber Yıldırım’ın o yazısı:

Kahramanmaraş’ta meydana gelen iki büyük depremin üzerinden 15 gün geçti. Bugün 16. gün ve enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor. Uzmanlara göre Erciyes Dağı büyüklüğündeki enkazın nereye taşınacağı ve bunun çevre, yeraltı suları ve tarım üzerindeki olumsuz etkileri üzerinde durulması gereken değerli bir bahis.

Bir diğer değerli konu da gıda güvenliği için tarımsal üretimin nasıl sürdürüleceğidir. Depremin ilk günlerinde yapılan yardımlar en üst düzeydeydi. TIR kuyrukları oluştu. Zaman geçtikçe yardım azalacak gibi görünüyor. Bölgenin beslenme ihtiyacı sadece gıda yardımı ile giderilemez. Orada yaşayan insanların kendi gıda ihtiyaçlarını ve geçimlerini sağlayabilmeleri ve ülkenin gıda arzı için tarımsal üretimin mutlaka devam etmesi gerekiyor.

Üretimin yapılabilmesi için öncelikle üreticinin ve çiftçinin tarlaya inip ekip biçmesi ve üretmesi gerekir. Kışlık buğday, arpa, mercimek gibi bazı ürünler ekildi. Yakın zamanda başka eserler de dikilecek ve dikilecek. Bu ekimi yapacak çiftçilerin bir kısmı depremde hayatını kaybetti. Bazıları bölgeyi terk etti. Orada yaşayan çiftçinin ekim yapmak için bir üretim aracına, traktöre, saban ve ekim makinelerine ihtiyacı var. Başta tohum olmak üzere mazot, gübre gibi tarımsal girdilere ihtiyaç vardır.

ÜRETİM ARACI, GÜBRE, TOHUM VE YAKITA İHTİYACIM VAR

Tarımsal üretim araçlarının değerli bir kısmı sarsıntının enkazı altında kaldı. Bunların önce çıkarılması ve ardından onarılması gerekir. Bu önemli bir zaman alabilir. Bu nedenle tarım makine parkının oluşturulması gerekmektedir. Gerekirse bu konuda kampanya düzenlenerek ve imalatçı ve imalatçılardan makine takviyesi sağlanarak bu parklar oluşturulabilir.

Kışlık ekilen buğdaylarda kardeşlenme dönemindeyiz. Üst gübreleme gereklidir. Bunun için traktöre gübre atacak bir makineye ihtiyaç vardır. Gübreye ihtiyacım var.

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın COVID-19 pandemi döneminde başlattığı tohumlarla ilgili bir proje vardı. Bitkisel üretimin aktif olarak sürdürülmesi ve gıda güvencesinin sağlanması amacıyla 2020 yılında 21 ilde yüzde 75 bakanlığın, yüzde 25 çiftçinin katkısıyla tohum hibe takviyesi başlatıldı. O proje kapsamında çok sınırlı miktarda tohum dağıtılabildi. Bu modelden hareketle sallama bölgesindeki çiftçilerin tohumluk ihtiyacının tamamının hibe şeklinde bakanlık tarafından karşılanması sağlanabilir. Bunun için Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün (TİGEM) tohum stoklarından yararlanılabilir. Diğer tohumlar piyasadan temin edilerek üreticiye ücretsiz olarak dağıtılabilir.

HAYVANCILIK İÇİN ATILACAK ADIMLAR

Bölgeden yazan, telefonla arayan çok sayıda üretici ve kırsalda yaşayan duyarlı kişiler veya yakınları yem ihtiyacı olduğunu bildiriyor. Köyde yaşayanların başta çadır ve ısınma olmak üzere diğer ihtiyaçlarını sıralıyor. Hayvanları ucuza alan fırsatçılardan şikayetçi.

Depremin ilk gününden bu yana Bursa’da çiftçilik yapan ve bölgede bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, yapılması gerekenleri sosyal medya ve televizyon kanallarından ilgili kurumlara duyurma mücadelesi veriyor. kırsal kesimde yapılacak ve muhtaçlık.

Yapılması gerekenler konusunda hemen hemen herkes hemfikir. Öncelikle deprem felaketinin kırsal kesimde yarattığı hasar çok büyük. İlk günlerde köylere ulaşılamadı. Kırsal kesimde ve köylerde yaşayanlar kendi imkanlarıyla enkazdan çıkıp yakınlarını kurtarmaya çalıştı. Sadece insanlar hayatını kaybetmekle kalmadı, aynı zamanda ana geçim kaynakları olan hayvanları da enkaz altında kaldı. Ahırlar çöktü. Onbinlerce hayvan telef oldu. Yaşayanlar yemeksiz kaldı. Yem konusunda bölgeden takviye talepleri devam etmektedir. Gönderilen yem yeterli değildi.

Hayvanlarını canlı kurtaran yetiştiriciler, yem sorunu nedeniyle hayvanlarına bakamadıklarını ve hayvanları satmak zorunda kaldıklarını belirtti. Fırsatçılar bu hayvanları maliyetlerinin çok altında satın aldılar.

LİMON HASAT ETMEZSEN YENİ ÜRÜN YOK

Orhan Sarıbal’ın da işaret ettiği gibi bölge portakal, mandalina ve limon üretiminde ve ihracatında da ilk sıralarda yer alıyor. Özellikle Hatay Erzin’de binlerce ton limon bekliyor. Limon hasadının yapılması gerekiyor. Bu hasat yapılamazsa ağaçlar çiçek açamayacak ve bir sonraki dönem elde edilemeyecektir.

Devlet Su İşleri sulama konusunda hızlı adım atmalı ve sulama sorununu iyi analiz etmelidir. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin silolarında da önemli hasar meydana geldi. Bu depolarda üreticilerin bıraktığı eserler de bulunuyordu.

TMO’DAN HASAR VE KOTA AÇIKLAMASI

Türkiye Toprak Mahsulleri Ofisi’nden (TMO) yapılan açıklamada, Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem felaketinde Gaziantep Nurdağı’nda bulunan ruhsatlı deponun hasar gördüğü belirtildi: özel sektör. Depoda TMO’nun yanı sıra üretici, sanayici veya yatırımcılara ait birçok ürün bulunmaktadır. Depolarda bulunan tüm ürünler sigortalı olup firma tarafından güvenli noktalara taşınmaktadır.

Ofisten yapılan diğer açıklamada, eser alımında kota sınırının kaldırıldığı açıklandı. Açıklama özetle şöyle: “Depremden etkilenen üreticilerimize destek olmak ve olası mağduriyetlerin önüne geçmek amacıyla olağanüstü hal ilan edilen illerde ÇKS tescili bulunan üretici, birlik ve kooperatifler, hububat ve TMO’nun görev alanına giren ve pazarlamakta güçlük çekebilecekleri bakliyat ürünlerini lisanslı depolar aracılığıyla ELÜS üzerinden satın alıyor. veya 08.05.2023 tarihine kadar tip ve kontenjan bitimi olmaksızın TMO işyerlerine satış yapabileceklerdir.”

YEM TAKVİYESİ KARARI OLUMLU AMA YETERLİ

Depremden zarar gören 10 ilde (Elazığ ve Sivas’ın Gürün ilçesi de afet bölgesine dahil edildi) ve afet ilan edilen 10 ilde hayvancılık faaliyetlerinin devamlılığının sağlanması, verimliliğin artırılması ve büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiricileri için hayvan sağlığı ve refahının sağlanması amacıyla alanları, 6 Şubat 2023 – 31 Aralık 2023 ortasında, Hayvan başına bir defaya mahsus olmak üzere yemlik yapılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı 17 Şubat 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Yem bazında Cumhurbaşkanlığı Kararı’nın detayları şöyle:

– Hayvancılık Bilgi Sisteminde TÜRKVET veri tabanına kayıtlı yetiştiricilere, sisteme kayıtlı hayvan sayısını geçmeyecek ve üst sınırı Tarım ve Orman Bakanlığı (Bakanlık) tarafından belirlenecek şekilde yem takviyesi sağlanacaktır. .

– Yetiştiricilere bir defaya mahsus olmak üzere sığır (sığır, manda) için hayvan başına 500 TL, küçükbaş (koyun, keçi) için hayvan başına 50 TL destek ödemesi yapılacaktır.

– Bakanlık il/ilçe tarım ve orman müdürlüklerince onaylanan temel hakediş listeleri ilgili il tarım ve orman müdürlükleri tarafından Bakanlığa gönderilir. Hakediş düzenlemesi ile depremden etkilenen yerleşim yerlerinin tespitine ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenecek.

– Onaylı hakediş esas özet listelerinde yer alan fiyatlar, yetiştiricilere Bakanlığımız Ziraat Bankası AŞ tarafından verilmektedir. aracılığıyla ödenecek

– Bu karar kapsamında yapılacak destek ödemesi için gerekli kaynak, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hayvancılık destekleri için ayırdığı destek bütçesinden karşılanacak.

– Bu karar kapsamında destek vermeye, gerekli tedbirleri almaya ve uygulamadaki tereddütleri gidermeye Tarım ve Orman Bakanlığı yetkili olacaktır.

DESTEKLERİN ÇİFTÇİYE ULAŞMASI ZAMAN ALACAK

Yem takviyesinde atılan adım gerekli ve olumlu ama yetersiz. Şu anda acil gıda ve desteğe ihtiyaç var. Kararda belirtildiği üzere bu ekin ödenmesi 6 Şubat – 31 Aralık 2023 tarihlerini kapsamakta olup, tek ödeme öngörülmektedir. Şu anda köylere bile ulaşmayan Tarım ve Orman Bakanlığı hangi üreticinin kaç baş hayvan için esas alacağını belirleyecek, özet listeler hazırlanıp ilan edilecek. Ardından ödeme yapılacaktır. Bu önemli bir zaman alacaktır. Yine kararda belirtildiği üzere üreticiye ek bir esas verilmemektedir. Bu ödeme hayvancılık için ayrılan kaynaklardan yapılacaktır. Yani çiftçinin hakkı esas alınarak çiftçiye yem tabanı verilecek.

Hayvan sayısı az olduğu için TÜRKVET’e kayıtlı olmayan çiftçi ve yetiştiriciler bu esastan yararlanamayacaktır.

Tekrar etmeye değer. Alınan karar doğru ama günümüz sorunlarını çözmek için yetersiz. Çiftçi haklı olarak yardım kampanyasında bir gecede 115 milyar liralık takviye toplanmasını ve bu takviyeden kendilerine pay verilmesini talep ediyor.

YAKIT VE GÜBRE BAZI NAKİT OLARAK ÖDENECEK

17 Şubat 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan bir diğer kararla, depremlerden zarar gören ve afet bölgesi ilan edilen illerdeki Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı üreticiler, 2022 yılı akaryakıt ve gübre matrahını nakden yapacak.

Aynı gün Resmi Gazete’de yayımlanan Bitkisel Üretime Destek Ödemelerine İlişkin Tebliğ’de de değişiklik yapıldı. Değişiklikle, “ÇKS ve destek başvurularını bu Tebliğ kapsamındaki üretim yılına göre yaptırdıktan sonra vefat eden çiftçilerin hesaplarına mazot ve gübre alımlarında kullanılmak üzere belirlenen destek tutarları nakden ödenir” hükmü getirilmiştir. Ziraat Bankasına başvurmaları halinde mirasçılarına.”

Tarım ve Orman Bakanlığı, “erken ödeme” münasebetiyle çiftçilere 2022 üretim yılı için aynı miktarda gübre ve mazot tabanı ödeme kararı almıştı. Ek katkıyı erken almak isteyen çiftçilerin başvuru yapması halinde Ziraat Bankası’nda adına kredi hesabı açılıyor. Hak ettiği mazot ve gübre takviyesi miktarı kadar kredi verilmektedir. Bu kredinin anaparasını Tarım ve Orman Bakanlığı, faiz ve giderlerini ise Hazine ve Maliye Bakanlığı karşılıyor. Çiftçinin hesabına tanımlanan bu kredi nakit olarak alınamaz. Sadece mazot ve gübre alımında kullanılır. Yapılan değişiklikle depremden zarar gören ve afet ilan edilen illerde bu takviye nakden ödenecek. Ayrıca Ziraat Bankası’na başvurarak almak isteyen ancak bu depremde hayatını kaybeden çiftçilerin mirasçılarına da nakit ödeme yapılacak.

***

“DEPREM DAYANIKLI BİR ÜLKE OLMAK”

Deprem bölgesinde, enkaz kaldırılmadan inşaat çalışmalarının başlayacağına dair açıklamalar var. Bu konuda ciddi endişeler var. Tezin yerleşim yeri seçimi üzerine yapılmaması gerektiği belirtilmektedir. Yerbilimci ve Bilimler Akademisi Üyesi Prof. olabildiğince. Elbette bu yaklaşımı insani açıdan anlıyorum ama naçizane tavsiyem yerleşim alanları için yer seçimi yapılmamalı ve bölgenin tamamında mikrobölgeleme çalışması yapılmadan inşaata başlanmamalıdır. Umarım bu sefer sesimi yetkililere duyurabilirim. Sevgiler”

Yıllardır “depreme dayanıklı bir ülke olmalıyız” diyen Prof. Dr. Naci Görür’ün uyarıları ve önerileri umarım dikkate alınır. Bunlar dikkate alınmadığında nasıl felaketlerle karşı karşıya kaldığımızı görüyoruz.

KAYNAK: EKONOMİM/ALİ EKBER YILDIRIM

haberhamur.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu